2023 yılında ekonomilerin %50’den fazlasında iflas oranları arttı.

Dun & Bradstreet Worldwide Network (WWN) tarafından derlenen ve 2021’den 2023’e kadar olan iflas verilerini kapsayan raporda, 45 ülkenin iflas verileri incelenmiştir. Küresel İflas Raporu’na göre 2023 yılında araştırmaya katılan ülkelerin %50’den fazlasında iflas oranlarının arttığı gözlemlenmektedir.

Azalan nakit rezervleri, Covid sonrası normalleşme süreci, yüksek faiz oranlarının uzun süreli baskısı ve zayıf küresel talep de dahil olmak üzere, iflas oranlarındaki bu artışa birçok faktörün birleşimi neden oldu.

2021’den bu yana, küresel GSYİH’nın neredeyse %90’ını oluşturan 45 ülkede iflas başvurusunda bulunan işletmelerin sayısında 2023 yılında %12,5 puanlık bir artış yaşandı. Bu oran 2022 yılında %11 seviyesindeydi.

ABD, İngiltere, Fransa ve Kanada da dahil olmak üzere araştırmaya katılan ülkelerin 14’ünde salgın öncesi seviyelerin üzerinde iflas oranları kaydedildi. Özellikle ABD, Kanada, Polonya ve Hollanda’daki iflaslar 2022’ye kıyasla 2023’te %50’nin üzerinde arttı.

2023’ün 4. çeyreğinde, AB’deki iflaslar 3. çeyreğe kıyasla %0,6 artarken, avro bölgesinde %2,7 arttı. Danimarka dışındaki İskandinav ülkelerinde genel iflaslar 2022’ye kıyasla 2023’te %5,6 arttı.

Ancak Türkiye (%19), Rusya (%18), İspanya (%15) ve Bulgaristan (%13) gibi ülkelerde iflas oranlarının düştüğü kaydedildi. Hırvatistan (%35), Belarus (%29), İtalya (%23) ve Arjantin’de (%20) iflaslar 2023’te 2022’ye kıyasla %20’nin üzerinde azaldı.

2024 yılının geçen yıl beklenenden daha güçlü başladığının altı çizilirken ABD, Almanya, Japonya, Çin, Hindistan ve Brezilya dahil olmak üzere önde gelen küresel ekonomilerde 2024 yılında 2023 yılına kıyasla biraz daha yumuşak bir ekonomik büyüme bekleniyor, yıl boyunca uygulanacak politikaların daha destekleyici hale gelmesiyle büyümenin hızlanacağı tahmin ediliyor.

Ek olarak raporda 2024 yılında karşılaşılacak başlıca zorluklar arasında jeopolitik riskler ve buna bağlı aksaklıklar, daha sıkı kredi ortamları, enflasyon baskısı altında sıkı para politikaları ve daha yüksek yaşam ve işletme giderlerinin olması öngörülüyor. Orta Doğu ve Ukrayna da dahil olmak üzere jeopolitik çatışmalar, tedarik zinciri kesintileri ve sıkıntılı finans ve enerji piyasaları nedeniyle işletmeler için en büyük riski oluşturması bekleniyor.

Daha fazla bilgi için tr.info@crif.com adresinden bize ulaşabilirsiniz.